‘Yok olmak istemiyoruz’
Türkiye, Uluslararası Para Fonu’nun yaptığı araştırmada salgında halkına en az yardım yapan ülke. Hükümet tersini iddia etse de gerçek bu. Toplumun her kesimi zorda ama bir kesim var ki pandemiden en ağır darbeyi yiyenler arasında onlar yer alıyor…
Eğlence ve yaratıcı sektörler… Müzisyenler, tiyatrocular, heykeltıraşlar, galericiler, moda tasarımcıları. Birleşmiş Milletler’e göre dünyada katma değeri en yüksek iş yapan yaratıcı meslek mensupları onlar…
1.5 yıldır “aç-kapa” haline dönüşen normalleşme dönemlerinde hiç göz önüne alınmadılar. Hiçbir destek görmediler. Seslerini duyuramadılar. Çaresiz kalanlardan intihar edenler bile oldu. Galeriler kapandı. Konser salonları karanlığa büründü.
Türkiye yeni bir normalleşme sürecine girdi hazirandan itibaren. Nargile kafeler açık ama sanat galerileri, tiyatrolar, sinemalar “de facto olarak” kapalı.
‘AYAKTA KALAMAYIZ’
Akılla izah edilemeyen bu kararlara sanatçılardan tepkiler geliyor. Ünlü sanatçı Hakan Altun, protesto için sazının tellerini kesti, Aleyna Tilki destek için elbiselerini satacağını açıkladı. Burhan Şeşen, TBMM’den seslenirken “Yüz binlerce sektör çalışanı ve ailelerimizle resmen yaşam mücadelesi veriyoruz. Hayatlarına kıyanlar, enstrümanlarını satanlar var” diyor. Sanatçılar, “Saat 21.00’de sokağa çıkma yasağı müzayedelerin, sergilerin, tiyatroların ruhuna aykırı. Konserler, festivaller, canlı müzikler mevsimlik faaliyetler. Ekime bırakırsanız bir anlamı yok. Sezonu kaçırma lüksümüz yok. Yazı kaçırırsak yok oluruz” diyor.
TOBB’DEN ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) dünyanın en önemli sektörü olarak görülen yaratıcı endüstrilere destek olmak için geçen yıl sektör meclisi kurmuştu. TOBB Kreatif Sektörler Meclisi… Başkanlığını sanatçı bir aileden gelen, dijital sanat alanında faaliyet gösteren Ali Ata Kavame yapıyor.
Meclis’in üyeleri arasında Sezen Aksu da var Nuri Bilge Ceylan da. Kurum olarak İKSV de Beşiktaş Kültür Merkezi de…
Kreatif endüstrilerde yaşanan bu krize dikkat çekmek isteyen TOBB Meclisi şimdi sosyal medyada “Yokolmakistemiyoruz” sloganıyla bir kampanya başlattı.
Kavame, dünyada milyarlarca dolar destek verilen bu yaratıcı kesimlere Türkiye’de doğru bir destek politikası uygulanmadığını söylüyor. “Kreatif sektörler can çekişiyor” diyen Kavame, şunları söylüyor:
“Müzik sektöründe 25 bin kişi var. 22 bini vergi mükellefi değil. Şirketleri yok. Tiyatrolara destek ise vergi borcu olmama şartına bağlı. Bugün hangi tiyatronun borcu yok? Yani ağrı kesici politikalar uygulandı.”
Çözüm için “bütünlükçü ulusal çapta bir strateji yapılması” gerektiğini de belirten Kavame, meclis olarak çözüm önerileri hazırladıklarını belirtiyor ve üyelerden gelen şu önerileri sıralıyor:
– 21.00’de başlayan sokağa çıkma yasağı tiyatroların, müzayedelerin, sergilerin ruhuna aykırı. Uçak biletleri için saat muafiyeti veriliyor. Tiyatro, konser, sergi gibi etkinliklere katılanlara neden verilmesin?
– Tiyatro ve sinemalarda bir koltuk boş kalıyor. Destek için boş koltukların biletlerini gönüllü şirketler ya da kurumlar alabilir. Şirketlerin sağlığa ayrılmış giderleri var.
– Bu süreçte sağlık çalışanları canhıraş çalıştı. Kültür ve Sağlık Bakanlığı ortak proje yapabilir. Türkiye’nin her yerinde konser, tiyatro, sinema gibi sanat etkinliklerine ücretsiz katılmaları sağlanabilir.
Sanatçılar soruyor: Hükümet “Sanatı, sanatçıyı ölüme mi terk etmek istiyor?”